Vergi Usul Kanunu’nun 344. maddesine göre, vergi ziyaı cezası, mükelleflerin beyanname vermemesi, eksik ya da yanlış beyan vermesi veya vergi kaybına neden olacak herhangi bir fiilde bulunması durumunda uygulanmaktadır. Vergi kaybının ortaya çıkma sebebine göre farklı ceza oranları uygulanmaktadır:
Vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi tutarına göre hesaplandığı için belirli bir üst sınırı bulunmamaktadır.
Yani, eğer bir mükellef 100.000 TL vergi kaybına sebep olmuşsa, uygulanacak ceza 100.000 TL olacakken, 1.000.000 TL vergi kaybına sebep olunursa ceza da 1.000.000 TL olacaktır. Özetle, ceza miktarı vergi kaybının büyüklüğüne doğru orantılı olarak artar ve herhangi bir tavan tutarı ile sınırlandırılmamıştır.
Ancak, özel usulsüzlük cezaları gibi diğer ceza türlerinde belirli yıllık üst sınırlar bulunmaktadır.
Vergi ziyaı cezası, yalnızca KDV için değil, Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi ve diğer vergiler için de aynı şekilde uygulanmaktadır. Vergi Usul Kanunu’na göre, hangi vergi türü olursa olsun, eğer mükellef, vergi ziyaına sebebiyet vermişse aynı kurallar geçerlidir.
Vergi Usul Kanunu’nun 376. maddesi uyarınca, vergi ziyaı cezasında belirli oranlarda indirim uygulanabilmektedir.
Bu indirimlerden faydalanabilmek için, mükellefin ceza ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde başvurması ve kalan tutarı belirtilen sürede ödemesi gerekmektedir.
Ayrıca, izaha davet mekanizmasıyla, belirli durumlarda ceza oranları ziyaa uğratılan verginin yalnızca %20’si oranında uygulanabilir.
Vergi ziyaı cezası, mükelleflerin vergi kaybına sebebiyet vermesi durumunda uygulanan bir yaptırımdır ve belirli bir üst sınırı bulunmamaktadır. Vergi kaybı arttıkça, ceza da artmaktadır. Ancak, kanuni süreler içinde yapılacak başvurularla cezada indirim imkanından yararlanmak mümkün olabilir.